Editörün Notu: Bob Avakian’ın 2014 yılında yapmış olduğu yeni yıl çağrısını aktarıyoruz. Bu çağrının ses kaydını ayrıca yazının altında okurlarımızla paylaşıyoruz.
Kaynak için ayrıca bkz: This is Bob Avakian, Chairman of the Revolutionary Communist Party, with a New Year’s message—A Call To REVOLUTION. (revcom.us)
Devrimci Komünist Parti ABD Başkanı Bob Avakian’ın Yeni Yıl Mesajı: Devrime Çağrı
Bizlerin yeni bir dünyaya, kökten farklı yeni bir dünyaya ihtiyacımız var.
Bugünün dünyasına dönüp bir bakın: Çevre talan ediliyor, gettolara hapsedilmiş gençliğin büyük çoğunluğu melez ya da siyahi olduklarından dolayı “potansiyel suçlu” olarak lanse edilip polis tarafından taciz edilip katlediliyor. Kadınlar şiddete maruz kalıyor, kendilerine tecavüz ediliyor, katlediliyorlar ve insanlığa katabilecekleri büyük potansiyelden mahrum bırakılıyorlar. Eşcinsel bireyler hor görülüyor, aşağılanıyor, “değişik” oldukları söylenip vahşete uğruyorlar. Her yıl milyonlarca çocuk açlıktan ve hastalıktan ölüyor. Kendi topraklarından sürülen göçmenler, çocuklarından kopartılıp karanlığa itilerek sınır dışı ediliyor ve sömürülüyor. Öte yandan tanrı ya da bir başkası adına katliamlar ve köleleştirmeler yaşanıyor… Hükümetlerin kitle denetimleri, savaşlar ve işkenceler.
Bu durum, bizlere hükmeden ve dünyayı yönetmek için “özel bir hakkı” olduğunu deklare eden düzenden kaynaklanmaktadır. Böylesi bir sistem hiçbirimizin tahammül gösteremeyeceği ya da kabul edemeyeceği türden bir sistemdir. Bunun yeryüzünden temizlenmesi gerekir. Ve bunu yapmak mümkündür.
Bu sistem ne yalnızca bir avuç insanın anlayacağı türden bir şeydir, ne de gizemden ibarettir. Kapitalizm ismiyle adlandırılan bu düzen üstelik o kadar güçlü de değildir. Düzenin taşımakta olduğu çelişkiler şöyledir: Acımasızca sömürü ve hoyratça rekabet üzerine kök salmış bir ekonomi, sürekli krizlerin tekrar etmesi, işsizlik ve sefalet… vahşice eşitsizlikler… “Barış” ve “Herkes için adalet” ahkâmları canice yalanlarıdır ve bu sistem tarafından çözülemeyen çelişkilerdir. Tüm bunlar, bize sistemin un ufak edilerek çok daha iyisinin yaratılmasına götürecek bir temeli sunmaktadır.
Birçok insan “Bu düzeni değiştirmek mümkün değil: Bizim fikirlerimiz milletin umurunda bile değil. İktidarı elinde bulunduranlar bizi zaten umursamıyor” diyor. Evet, bizi pek de takmadıkları doğru, yani…? Yine de hoyratça dayatılmış adaletsizliği ile, yüksek teknolojili katliamları ile, yıkımlara dayalı ve sömürü temelinde kurulmuş iktidarları ne burada ne de dünyanın başka bir yerinde meşru değildir! Bunlar her yerde devrilmelidir!
Ve bizim yapmakta olduğumuzun önemli bir yanı var. Hayatlarımız başka bir vizyona ve amaca sahip olabilir ve bunun için gerçekten de yaşamaya ve savaşmaya değer. Neden bizleri hallaç pamuğu gibi savuran -insanları boğazlayan, lime lime doğrayan; insanların başkaları tarafından aşağılandığı, son nefeslerini kodeslerde verdiği, erken yaşlarda kötürümleştirildiği ya da katledildiği- düzene karşı mücadele yürütmek yerine onların istediklerini yapmak zorundayız? Neden başka renkten olanları, başka yerden gelenleri, başka dil konuşanları, başka türlü sevenleri insandan aşağı bir şey olarak görüp, insanların özgürlüklerinin ellerinden alınmaya, mahvedilmeye ve katledilmeye layık oldukları yalanını kabul etmek zorundayız? Neden kadınlar ve genç kızlar sadece cinsel ihtiyaçları karşılayan ve çocuk doğuran şeylermiş gibi görülüyor? Neden bizlere paranın insanlardan daha önemli olduğu söyleyen, insanların sadece para kazanmak için birer araç olduklarını dikte eden, yürekleri dağlayan böylesi bir sistemin kültürünü kabul etmek zorundayız? Neden tamamen dehşet ve acı dolu her şeyin gereksiz olduğu ve tüm bunlara bir son verileceği yerde “Tanrı her şeye kadirdir” lafına inanmak zorundayız? Neden dünyanın her bir yanında insanların yaşamlarını paramparça eden ve gençlerin saygın bir geleceğe sahip olmasını engelleyen bir sistemin boyunduruğu altında yaşamayı veya durumu yalnızca kısmen iyileştirmeyi kabul etmeliyiz ki?
Bundan daha iyisini yapabiliriz ve yapmak zorundayız. Her şeyi değiştirebiliriz, dünyayı değiştirirken kendimizi de değiştirebiliriz: Egemenlere karşı mücadele ederken toplumu DEVRİM için dönüştürebiliriz.
Devrim olmayacak bir rüya değildir. Devrim gerçek dışı değildir. Dünyanın ve toplumun değişmesi deli saçması ve tehlikeli bir fikir değildir. Asıl delice ve tehlikeli olan bu düzenin bizlere dayattıklarına müsamaha göstermek ve kabul etmektir. Bizim ve dünyanın farklı yerlerindeki halkların -insanlar arasındaki ilişkilerin, değerlerimizin, onu dönüştürebilmek için dünyayı kavrama tarzımızın ve toplumun kökten değişimi için- yana yakıla devrime ihtiyacı var. Ve bu durum, düzeni “onarmaya” devam etmekten çok daha gerçekçi bir şeydir.
İnsanlar; “Evet ama devrimi denedik, olmadı; ya hunharca ezildi ya da hedeflerinin dışında çok kötü bir şeye dönüştü. Herkes devrimden caydı…” diyor. Hayır, devrim denilen süreç dönemeçlerden geçti, hatalar yaşandı, başarısızlıklar ve yenilgiler gördü; lakin gerçek olan şu ki, komünist devrim şimdiye kadar süren kısa tarihinde, özgürleşme yolunda daha önceden ortaya çıkmamış pek çok dikkat çekici yenilik gerçekleştirdi. Yalnızca devrim çok daha iyi ve kökten farklı bir dünyaya gidişatı sağlayabilir. Ve insanlar sömürülmeye ve kötü muamele görmeye devam ettikçe, bu devrimin önemi ve mümkünlüğü de sürecektir.
Herkes devrimden caymış değil. Kanımca, devrimden vazgeçmeyi kabul etmeyen yalnız ben de değilim. Devrimi gerçekleştirebilmek için yeni atılımların yapılması gerektiğinin önemini idrak ettim. Bu doğrultuda geçmiş devrim deneyimlerinden öğrenme işine koyuldum ve bu süreç beni komünizmin yeni sentezine -devrim yapmak ve yeni bir toplum yaratmak için gerekli yöntem, hedef, strateji ve planlama hakkında çok daha derin ve daha bilimsel bir anlayışa- yönlendirdi. Bu temel üzerinden partimiz Devrimci Komünist Parti, ABD devrimi muzaffer kılmak için bir hareket inşa etmekte ve Parti inşamız aynı ehemmiyet ile sürmektedir. Bununla birlikte, bu hareketin ve Partinin çok daha güçlü olması gerekiyor. Çok daha fazla sayıda insanın saflarımıza katılması gerekiyor.
Kenar mahallelerdeki gençliğe, cezaevlerinde bulunan kadın ve erkeklere, hayatlarını idame etmek için mücadele edenlere, bu sistemle derdi olanlara, geleceği umutsuzca belirsizlik ve karanlık içerisinde olan tüm gençlere; öğrencilere, üniversitelilere, müzisyenlere ve tüm diğer sanatçılara, düzenin işlediği suçlardan rahatsız olanlara burada bir çağrıda bulunuyorum:
Bu devrim, dünyanın durumu ve insanlığın geleceği için gadre uğrayan herkesi içermektedir. Partimizin anlattığı devrime neden ihtiyacımız olduğunu, bunun objektif boyutlarını ve devrimi gerçekleştirebilmek için nasıl çalışmamız gerektiğini öğrenmek üzere Revcom.us web sitesini ziyaret edin ve Revolution gazetesini okuyun. Bu tayin edici çizgiye dayanarak binlerce insan birleşik bir biçimde harekete geçebilir ve milyonlarcasını, zamanı geldiğinde harekete geçirebilecek zemini yaratabiliriz. Bu düzenin tüm adaletsizliklerine cevap verebilmek için mücadelemizin derslerinden öğrenelim. Devrim hareketini -devrim güçlerinin hazırlanması ve örgütlenmesi vasıtasıyla- mahallelerde, okullarda, bu devrime ihtiyacı olan halk kitlelerinin bulunduğu her yerde yayalım ve derinleştirelim. Milyonlarca insanın devrime tam olarak katılacakları an geldiğinde gerçekten kazanma şansıyla sistemi alaşağı etmek için katkıda bulunalım.
Bu bir şaka, “gerçek dünyada” aslı astarı olmayan salt bir “büyük fikir” değildir. Devrim, oldukça gerçek ve bilimseldir, ciddi bir yaklaşım ve yöntemle ele alınmaktadır. Günümüzdeki halk kitlelerini karakterize eden acıların ve krizlerin ortadan kalktığı, insanlığın yok olmadığı, her yerde ve herkes için yeni özgürlük boyutunun ve insan potansiyelinin açığa çıkacağı, artık zenginin ve yoksulun, efendin ve kölenin, yönetenin ve yönetilenin olmadığı bir dünya için mutluluk içerisinde çalışmak; birimizin diğerine karşı savaşmadığı, birbirimizi boğazlamadığımız, hep birlikte ortak bir yaşam için çalışmak için; yeryüzünü yıkıma uğratmadan onun yalnızca koruyucusu olmak için; gelecek için, tüm gençler için, herkes için hayatlarımızı verme pahasına giriştiğimiz devrim hedefimiz komünizmdir.
Ben Bob Avakian, mesajım devrimdir! İşte meydan okuma, işte önderlik, tamamlayacak olan ise sizlersiniz!
This is Bob Avakian, Chairman of the Revolutionary Communist Party, with a New Year’s message—A Call To REVOLUTION