Revcom.us Editör Notu: İran Komünist Partisi (Marksist-Leninist-Maoist)’ten, İran’daki birçok siyasi tutuklunun durumuna ilişkin bu önemli açıklamayı aldık. Bunun okuyucularımıza ve bugün İran’daki siyasi tutsakların durumu hakkında endişe duyan herkese iletilmesini istiyoruz. Bu çeviri revcom.us tarafından yapılmıştır ve herhangi bir belirsizlik veya hata bizim sorumluluğumuzdadır.
Yenikomünizm.com Editör Notu: Aşağıda yayınlanan ve revcom.us web sitesinde İngilizceden çevirisini aktardığımız İran Komünist Partisi (Marksist-Leninist-Maoist)’in açıklaması İran’daki Siyasi Mahkumların hayatları için düzenlenen uluslararası kampanyanın önemini bir kez daha gündeme getirmektedir. İran’daki siyasi mahkumlara özgürlük acil durum kampanyası hakkında detaylı bilgiyi kampanyanın uluslararası sitesinde yer alan Türkçe çağrı metninden öğrenebilirsiniz. Bu çağrıda vurgulanan şekliyle hemen harekete geçilmesi ve çağrı metninin en geniş kesimlere ulaştırılması şu an acımasız bir baskı ve zulüm altında tutulan İran’daki siyasi mahkumlar açısından büyük önem taşımaktadır. Her tür baskı ve sömürünün ortadan kaldırılacağı bir dünya arzusu ve sorumluluğu taşıyan herkesin şu an İran’daki durumu detaylı şekilde analiz etmesi ve acilen harekete geçmesi gerekmektedir. Bilgi için: Free-Irans-Political-Prisoners (freeiranspoliticalprisonersnow.org)
Aşağıdaki açıklama metnin revcom.us’taki linki için bkz: Statement of the Communist Party of Iran (MLM) on Political Prisoners Nahid Taghavi, Mehran Raouf and… (revcom.us)
4 Ağustos 2021 Çarşamba günü Mostafa Nili, Nahid Taghavi ve Mehran Raouf’un “yasadışı bir grubun yönetimine katılmaktan” on yıl hapis cezasına ve “rejime karşı propaganda faaliyetleri” suçundan sekiz ay hapis cezasına çarptırıldığını tweetledi. Somayeh Kargar ve Bahareh Soleimani, “yasadışı bir grubun yönetimine katılmak” suçlamasıyla altı yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Bu kişilere yönelik suçlamaların ilk duruşması 28 Nisan 2021 Çarşamba günü Yargıç Iman Afshari başkanlığında 26. Şube’de yapıldı. Aynı şubede 13 Haziran’da ikinci duruşma yapıldı. Duruşmadan önceki süreçte siyasi tutuklular, özellikle Nahid Taghavi ve Mehran Raouf uzun hücre hapisleri şeklinde işkence gördüler. Dördüyle birlikte, diğer iki siyasi mahkum da aynı şubede gıyaben yargılandı (aşağıya bakınız).
HRANA Haber Ajansı da dahil olmak üzere “FreeNahid” kampanyası ve “Burn the Cage” hareketinin Instagram sayfasında yayınlanan çeşitli haberlere göre, Nahid Taghavi ve Mehran Raouf, “Güvenliği bozmak için İran Komünist Partisi (Marksist-Leninist-Maoist) yönetimine katılmak suçlamasıyla 10 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldılar.”
Aynı haberlere göre, Somayeh Kargar ve Bahareh Soleimani, “illegal bir organizasyon Osyan’ın yönetimine katıldıkları için 6 yıl” ve “rejime karşı propaganda faaliyetleri” nedeniyle 8 ay hapis cezasına çarptırıldılar. Davadaki iki sanık, Nafiseh Malekijoo ve Mohammad Hajinia, şu anda yurtdışında yaşadıklarını belirttiler. Onlar gıyaben “İran Komünist Partisi (Marksist-Leninist-Maoist)’e üye olmak” ve “rejime karşı propaganda yapmakla” suçlandılar. Nafiseh 6 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı; Muhammed 8 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Partimiz açısından, bu davadaki tüm sanıklara yönelik örgütsel suçlamaların hiçbir dayanağı olmadığını ve tamamen uydurma olduğunu, insanların inançlarından dolayı tutuklanıp yargılandıklarını ve hapsedildiklerini açıkça beyan ederiz. Düzmece duruşmalar, Bay Nili ve diğer savunma avukatlarının davayla ilgili belgelere erişiminin engellendiği ve duruşmadan önceki güne kadar Nahid Taghavi ve Mehran Raouf ile görüşmelerinin yasaklandığı bir durumda yapıldı.
İslam Cumhuriyeti, insanların sevdiklerini kaçırarak, onlara uzun hücre hapislerinde işkence ederek, ardından düzmece mahkemeler yaparak aslında adil bir yargılama yapmak için hiçbir inandırıcılığı olmayan bir rejim olduğunu kanıtlıyor. Rejimin hayatta kalması, tamamen polis aygıtının muhaliflerine baskı yapmasına bağlıdır. Bu dava, suçlamalar, kararlar -tüm sürecin nasıl yürütüldüğü- İslam Cumhuriyeti’nin faşist ve teokratik ceza ve yargı sistemini keskin bir şekilde ifade etmektedir. Rejim, kurulduğu ilk günden itibaren muhaliflerinin bastırılmasını ve infazını esas almıştır.
1980’lerde siyasi tutsakların öldürülmesiyle 1988 yazındaki katliam arasında ve mevcut durumda siyasi tutukluların bastırılmasının Ocak 2017 ve Kasım 2019 cinayetleriyle doğrudan bir bağlantı vardır. Ve bugün, 1988’de siyasi tutsakların katledilmesinden sorumlu olan “Ölüm Komisyonunun” bir üyesi İbrahim Reisi, İran Cumhurbaşkanı olmuştur!
Bir anlamda İslam Cumhuriyeti’nin tarihi, komünistlerin kahraman komünistlerin isimlerini ve hafızasını halkın zihninden, sokaklarından ve kalbinden silmeye çalışırken dahi baskı ve katliam tarihidir. Fakat asla unutmayacağız. Son kırk yılda kaç komünist ve devrimci tutsağın sır vermeyip hayatlarını verdiklerini, yani bilgi vermektense hayatlarını vermeyi tercih ettiklerini asla unutmayacağız. Ve bizler onların yalnız olmadıklarını, her yere bilinç ve devrim tohumları ektiklerini asla unutmadık.
Tüm siyasi tutsakları selamlıyor ve toplumdaki cesaretlerini övüyoruz. Onları takdir ediyoruz: Özgürleştirici düşüncelerinizle, özellikle esaret ve işkence koşullarında bu düşünceleri ifade etme cesaretinizle gurur duyuyoruz. Unutmayacağız ki, bu gericilerin tam karşısında sizler özgürlükten ve temelde farklı bir toplumdan söz ediyorsunuz. Yalnız olmadığını biliyorsunuz! Daha iyi bir dünya isteyen binlerce isyancı ve savaşçıyla omuz omuza yanınızdayız.
Partimiz, bu savaşçıları ve tüm destekçilerini var gücüyle savunmaktadır. Onları savunmanın Devrim Sokağı kadınlarının yanında olmak isteyen, Ocak 2017 ve Kasım 2019 insanlarının yanında olmak isteyen; adalet için mücadele eden avukatların yanında olmak isteyen; ezilen uluslardan kitleler ve aydınların yanında olmak isteyen; protestocu aydınların yanında olmak isteyen; Khavaran’ın annelerin; sömürülen ve ezilen işçilerin; bilim insanları ve çevre aktivistlerinin; 2021 Temmuz ve Ağustos protestocularının; Ukrayna uçağının düşürülmesinde (752 sefer sayılı uçuş) insanları arayan ailelerin ve binlerce başka protestocunun yanında olmak isteyen herkesin bir görevi olduğunu düşünüyoruz.
İslam Cumhuriyeti hükümetinin baskısı devam ediyor. Mücadelemiz de devam ediyor. Halkın idamlara ve İslamcı kırbaçlara karşı verdiği mücadelede tutuklu savaşçılara ihtiyacı var. Partimiz, İran’daki tüm siyasi ve ideolojik mahkumların, tüm düşünce mahkumlarının serbest bırakılmasını talep etmektedir. Halkın hareketlerini tüm gücümüzle destekliyoruz. İslam Cumhuriyeti’nin baskı, sansür ve işkence rejimine karşı, rejimin cellatlarına, meydanlardaki recm cezasına, engizisyon görevlilerine ve mahkemelerine karşı yapılan hareketleri destekliyoruz.
Halkların protesto hareketlerinin kükreyen deniz dalgaları gibi cezaevlerini sarmasını, hapishane duvarlarını ve hapishane kapılarını aşan tüm siyasi mahkumların derhal serbest bırakılması için büyük ve evrensel bir haykırış olacağını kuvvetle temenni ediyoruz. Bu durum, tüm toplum için acil ve özgürleştirici bir ihtiyaçtır.
Siyasi tutsakların serbest bırakılması için verilen mücadele, İslam Cumhuriyeti’nin devrilmesine yönelik bir adımdır. Savaşçıları bastırarak ve hapsederek, İslam Cumhuriyeti sadece mevcut mücadeleleri ezmekle kalmıyor, aynı zamanda gelecekteki mücadeleler için korku ve umutsuzluk ekiyor.
Umutsuzlara, çaresizlere ve umutsuzluğu yayanlara cesaretle söyleyelim: Şu anda ve bu dünyada yaşamaya değer bir şey var. Özgürlük savaşçıları için, kurtuluş için savaşalım!
İran Komünist Partisi (MLM) 17 Ağustos 2021
Çevrimiçi kaynaklarda bu iki kişiyle ilgili mahkeme kararlarına ilişkin raporlar arasında 10 Ağustos 2021 tarihli HRANA ve Telegram; 12 Ağustos 2021’de Radio Zamaneh web sitesi; “Burn_the_cage” Instagram hesabı ve Twitter hesabı ve Instagram’da “Free Nahid.” yer almaktadır.