Yeni KomünizmEditörün notu: Aşağıda çevirisini yayınladığımız yazı Devrimci Komünist Parti-ABD’nin sesi olan revcom.us sitesinde yayınlanmıştır. Yazının orijinali için https://revcom.us/en/israel-and-iran-exchange-attacks-danger-regional-war-intensifieswhats-happening-why-and-where linkine bakabilirsiniz.
Geçtiğimiz aylarda nükleer silahlı ve ABD destekli İsrail ile bölgesel bir güç olan İran arasında gerginliği tırmanan ileri-geri bir mücadele yaşanıyor.
Bu mücadele 1 Nisan günü İsrail’in Suriye’de bulunan İran konsolosluğunu bombalaması ile seviye atladı. Geçen hafta bu saldırıya ilişkin şöyle demiştik: “Konsolosluk, İran Büyükelçiliğine bağlı ve İran büyükelçisinin konağını da içeriyor. Büyükelçi ve ailesi bu saldırıda ölmedi ancak iki İranlı general ve beş görevli öldü. ABD Dışişleri Bakanlığına göre bir ülkenin elçiliğine yapılan saldırı temsil ettiği ülkeye yapılmış olarak değerlendiriliyor. Yani ABD’nin tasdik ettiği kurallara göre bu saldırı İran’a yapılmış olarak değerlendiriliyor.”
İsrail her zamanki politikası olarak saldırıyı resmi olarak kabullenmedi. Ancak ABD kaynaklı haberlere göre saldırının sebebi İran’ın Hamas’da dahil bölgede İsrail’e karşı savaşan güçlere verdiği destek.
İsrail’in Suriye’deki İran elçiliğinin yerleşkesini bombalaması zaten patlamaya hazır bir durumu daha da alevlendiren taşkınca bir saldırıydı. Bu saldırıya İran tarafından cevap verilmesi kesindi.
Ve bu cevap 13 Nisan Cumartesi gecesi verildi. İran, İsrail’e 300’ü aşkın drone ve füzeyle bir yaylım ateşi başlattı. Bu beklenmedik gözükse de İsrail’e ciddi bir hasar vermedi niteki drone ve füzelerin çoğu İsrail ve ABD tarafından havada imha edildi.
İran meselenin “kapandığını” ve İsrail’e şayet İsrail başka bir saldırıda bulunmazsa daha fazla saldırıda bulunmayacağını ve böylesi bir durumda İran’ın yanıtının “çok daha ağır” olacağını belirtti.
Bu durumun nerede biteceğini bilmiyoruz ancak bu patlamaya hazır durumla ilgili anlaşılması gereken üç temel şey var:
- Bu kesinlike çok tehlikelidir. İsrail böylesi bir saldırının “cevapsız” kalmaması gerektiğine karar verebilir. Daha sert saldırabilirler ve bu da İran’ı daha sert saldırmak zorunda bırakabilir. Böylesi bir çatışma halihazırda saldırı durumunda “İsrail’in yanında olacağını” ilan eden ABD’yi de kolaylıkla içine çekebileceği gibi İran ile sıkı ilişkiler ören Rusya’yı ve hatta Çin’i de çekebilir ve bu çatışmanın alanı genişleyebilir. Bu durum nükleer güçlerin karşı karşıya gelmesine sebebiyet verebilir.
- Mevcut durum ABD yöneticilerinin söylediği gibi “demokrasi ve tiranlığın” savaşı değildir. ABD, İsrail’i Ortadoğudaki Amerikan tahakkümünün kilit askeri gücü olduğu için desteklemektedir.
Her ne kadar İsrail devletinin lağvedilmesi ve Filistin üzerindeki emperyalist tahakkümün sona erdirilmesi için mücadele meşru olsa ve desteklenmesi gerekse hem İran hem de Hamas’ın amacı eski sömürücülerin yerine geçip yeni sömürücüler olmaktan başka bir şey değildir.
- Hem İsrail’in İran ile olan her an kontrolden çıkıp nükleer bir felakete dönüşebilecek mevcut çatışması hem de Gazze’de Filistinlilere karşı yürütülen ABD destekli soykırımcı savaşın itici gücü kapitalizm-emperyalizm sistemidir. Bütün bunlar Bob Avakian’ın söylediklerinin önemini ortaya koymaktadır:
Dünyanın halkları olarak bizler bu emperyalistlerin dünyayı domine etmelerine ve insanlığın kaderini belirlemelerine daha fazla izin veremeyiz. Olabildiğince çabuk bir şekilde alaşağı edilmeleri gerekiyor. Ve insanlığın bu şekilde yaşamak zorunda olmadığı, toplumu örgütlemenin tamamen farklı bir yolu olduğu, daha iyi bir dünyanın mümkün olduğu bilimsel bir gerçektir.
