2025: Şimdi, Her Zamankinden Daha Fazla: Zincirleri Kırın! Devrim İçin Kudretli Bir Güç Olarak Kadınların Öfkesini Serbest Bırakın!
Editörün notu: Bu açıklama Meksika Devrimci Komünist Örgütü’nün (OCR) sesi olan Aurora Roja blogunda yayınlanmıştır. Revcom.us gönüllüleri tarafından İspanyolca’dan İngilizce’ye, Yeni Komünizm okurları tarafından da Türkçe’ye çevrilmiştir. İngilizce metne buradan ulaşabilir, İspanyolca broşürü pdf formatında buradan indirebilirsiniz.
Bu sistem altında yaşamak kadınlar ve insanlığın büyük çoğunluğu için her zaman bir kabus olmuştur. Şimdi sistem kriz içerisinde: Onu yıkabilir ve çok daha iyi başka bir dünya yaratabiliriz ve buna ihtiyacımız var. Kadınlar ve diğerleri arasında bunu yapmak için muazzam bir devrimci potansiyel var. Bunu yüz binlerce kişinin katıldığı yürüyüşlerde, kadın cinayetlerine ve erkek üstünlüğüne karşı isyanda ve bu sistemin diğer pek çok dehşetine karşı ön saflarda yer alan, adalet ve özgürlük talep eden kadınlarda gördük. Şimdi Amerika Birleşik Devletleri ve diğer ülkelerdeki faşizm, dini köktencilik ve onun ortaçağ ahlakıyla pekiştirilen en bariz ve şiddetli ataerkil baskıyı yoğunlaştırıyor. Bu dehşet vericidir ama aynı zamanda en tepedekiler arasında çatlaklar açmakta ve en alttakiler arasında hoşnutsuzluk ve isyanı körüklemektedir. Kadınlar bu faşizmin yenilmesinde ve onu doğuran kapitalist sistemin süpürülüp atılmasında belirleyici bir rol oynayacaktır. Kitleleri kapitalizmi yıkmaya ve çok farklı ve çok daha iyi bir toplum yaratmaya yönlendirmek için gerekli bilimsel anlayışla donanmış, bilinçli ve örgütlü bir güç oluşturmak için şimdi mücadele edelim.
Donald Trump liderliğindeki faşizm dünyayı sarsıyor. Bu, kapitalist-emperyalist sistemin “demokratik” kisvesini ortadan kaldıran ve sadece Amerika Birleşik Devletleri’nde değil tüm dünyada kadınlara, göçmenlere, LGBTQ bireylere, ezilen halklara ve genel olarak yoksullara yönelik baskı ve acılarda ciddi bir artış dayatan bir diktatörlüktür. Bu durum kapitalist yağmayı, dizginlenemeyen emperyalist yayılmacılığı, Filistinlilere yönelik soykırımı ve çevreye yönelik saldırıyı yoğunlaştırmaktadır. Bu da emperyalistler arasında insanlığın yok olmasına yol açabilecek yeni bir dünya savaşı tehlikesini arttırmaktadır.
ABD’de faşist saldırılara karşı protestolar artıyor, ancak çok daha fazlasına ihtiyaç var. Bob Avakian ve RevCom (Devrimci Komünistler), Trump’ın faşist programını yönetmesini ve uygulamasını engelleyecek derin bir siyasi kriz yaratacak kadar güçlü bir hareket oluşturarak, bu faşizmi tam kontrolünü sağlamlaştırmadan önce yenmek için diğer güçleri mücadeleye çağırdı ve onlara katıldı. İnsanlığın kurtuluşu için Meksika’da ve dünyanın dört bir yanında bu mücadeleyi desteklemeliyiz.
Kahrolsun Meksika Hükumetinin İşbirlikçiliği!
Sahte milliyetçi söylemine rağmen, [Meksika’daki] Sheinbaum hükümeti işbirliği çağrısında bulunuyor ve aslında Chiapas ve Chihuahua’da sekiz kişiyi öldürdükten sonra (Ekim 2024’te) daha fazla göçmeni bastırmak ve sınır dışı etmek için kuzey sınırına 10.000 Ulusal Muhafız birliği göndererek faşist Trump hükumetiyle işbirliği yapıyor. Ancak Trump’ın tehditleri devam ediyor: Sadece gümrük vergileriyle değil, askeri müdahaleyle de. ABD’nin sınırda en az 3.000 askeri var ve Kaliforniya Körfezi üzerinde 18 casus uçuşu rapor edildi. Karteller ve Meksika üzerindeki kontrollerini daha da güçlendirmek amacıyla “uyuşturucu kartellerine karşı” doğrudan askeri müdahale tehdidinde bulunuyorlar.
Kadın Cinayetlerini Durdurun! Ordudaki Tecavüzcülere İbretlik Cezalar!
Meksika hükümeti, 2007 yılında Veracruz Sierra de Zongolica’da 73 yaşındaki Nahuatl kadını Ernestina Ascencio Rosario’yu döven ve toplu tecavüz eden askerleri utanmadan korurken, alaycı bir şekilde “kadınların zamanından” ve “yerli kadınların yılından” bahsediyor. PAN, PRI ve Morena’dan iki hükumet olmak üzere dört federal hükumet [Meksika’daki üç büyük siyasi parti] bu suçu işleyen askerlerin üzerini örtmüş ve ordunun herhangi bir sorumluluğu olduğunu reddetmiştir. Akrabaları, avukatları, kadın aktivistler, bölgedeki köylüler, gazeteciler ve ülkenin dört bir yanındaki insanlar bu cinayeti kınamaya ve adalet talep etmeye devam ediyor.
Hiçbir Meksika hükümeti kurbanın kızı Martha Inés Asencio’nun ifade vermesine bile izin vermedi. Ta ki bu yıl sonunda Amerikalılar Arası İnsan Hakları Mahkemesi önünde ifade verene kadar. Annesini askeri kamptan 300 metre uzakta yerde yatarken, feci şekilde dövülmüş ve eteği yukarı kalkmış halde bulduğunu söyledi. Mahkemeye “askerlerin üzerine atladığını” söyledi. Ernestina kızına şöyle demiş: “Askerler yaptı, sevgili torunum. Bana saldırdılar, bir kadın olarak onurumla oynadılar. Ağzımı kapattılar.” Ernestina ancak 10 saat sonra tıbbi yardım alabildi ve ertesi gün hastanede hayatını kaybetti. Onu tedavi eden doktorlar ölüm nedeninin cinsel saldırı olduğunu belirtmişlerdi. Buna rağmen, Meksika hükümetinin temsilcisi Mahkeme önünde Ordu aleyhinde “hiçbir kanıt olmadığını” söyleme cüretini gösterdi!
Yeni Bir Yaşam Biçimine İhtiyacımız Var ve Bunu Oluşturabiliriz
Dünyanın bu şekilde devam etmesine gerek yok. Gerçek bir devrimle her şey tamamen farklı olurdu. İnsanlar tecavüzcü, katil ve kapitalist sistemin savunucusu olan askeri ve polis güçleri yerine kendilerini gerçekten koruyacak güvenlik güçleri yaratabilir. Halihazırda var olan bilgi ve teknoloji, bu gezegendeki herkesin temel ihtiyaçlarının karşılanmasının yanı sıra kültürel, entelektüel, sanatsal, bilimsel ve rekreasyonel faaliyetler için herkese kaynak sağlamak üzere kullanılabilir. Geçen yıl dünyada 500.000’den fazla çocuğun ishalden ölmesi absürt olmanın ötesinde suçtur (DSÖ rakamı)! Bu kabul edilemez ve korkunç ataerkil şiddetin, acımasız dayakların, Meksika’da her gün 10 kadının öldürülmesinin, 2024 yılında 3.700’den fazlası kadın olmak üzere 12.500 kişinin kaybolmasının, yani her gün kaybettiğimiz toplam 20 yoldaşımızın böyle devam etmesi için hiçbir neden yok. Topraklarını, sularını ve ormanlarını kontrol eden ve yok eden kapitalist projeler ve suç çeteleri tarafından on binlerce yerli halkın zorla yerlerinden edilmesini durdurabileceğiz. Kitlelerin ihtiyaçlarını karşılamaya ve en yüksek çıkarlarını gerçekleştirmeye yönelik bir ekonomi ve siyasi sistemle, yeni bir kültür ve insanlar arasında kökten farklı ve ilham verici yeni ilişkiler yaratarak, tamamen farklı bir toplum örgütlenme biçimine ihtiyacımız var ve bunu oluşturabiliriz.
Bugün dünyanın bu kadar baskıcı, adaletsiz ve acımasız olmasının tek bir temel nedeni var: Küçük bir milyarder sınıfının dünyanın dört bir yanındaki kadınları, erkekleri, kız ve erkek çocukları sömürdüğü ve ezdiği, ürettikleri zenginliği kontrol ettiği ve kendilerine en büyük kârı sağlayacak olana göre daha fazla sömürüye yatırdığı küresel kapitalist-emperyalist sistem. Kapitalizmin bu prangası gerçek bir devrimle kırılmalı ve yeni, çok daha iyi bir sosyalist özgürleştirici toplum oluşturulmalıdır.
Şimdi kapitalist sistem ABD’de ve diğer ülkelerde faşizmi dayatmaya çalışacak kadar ileri gitmiştir, bu da onun tamamen çürümüş, miadı dolmuş ve gayrimeşru doğasını vurgulamaktadır. Süper güçler ve diğer gerici hükumetler arasındaki çatışmalar artıyor, Gazze’den Sudan’a, Ukrayna’dan Río Bravo/Grande’ye kadar insanlara karşı işledikleri kanlı suçlar arttıkça zenginler ve güçlüler arasındaki çatışmalar yoğunlaşıyor. Bu köhnemiş ve baskıcı sistem altında sadece daha fazla acı değil, aynı zamanda devrim yoluyla onu yıkmak için daha büyük olanaklar getiren daha büyük çatışmalar ve ayaklanmalar yaşıyoruz ve yaşayacağız.
İran’daki Kadınların Cesur Mücadelesini Destekleyin ve Onlardan Öğrenin
Bu özgürleştirici devrim mücadelesinde, İran’daki kadınların kahramanca mücadelesinden bir şeyler öğrenebiliriz ve öğrenmeliyiz. İran’ın köktendinci ve kadın düşmanı rejiminin zindanlarından direniş ve devrim sesleri yükseliyor. 2022 yılında ataerkil baskıya karşı bir isyan, “ahlak” polisinin genç bir Kürt kadını olan Jina Mahsa Amini’yı saçlarını tam olarak örtmediği için döverek öldürmesiyle ülkeyi sarstı. Beş ay süren ayaklanma İslam Devleti tarafından acımasızca bastırıldı, 500’den fazla kişi öldürüldü ve 22.000 kişi hapsedildi. Ancak direniş, korkunç koşullar ve acımasız baskılar karşısında devam ediyor. Rejim günde ikiden fazla mahkumu asıyor. Ancak her hafta İran genelindeki 51 cezaevinde açlık grevleri ve “Salı günü idama hayır” protestoları düzenleniyor. Kadın ve erkek mahkumlar, ülke dışındaki hareketlerin de desteğiyle bazı önemli zaferler elde ettiler. Kadın, Yaşam, Özgürlük ayaklanmasını destekleyen ve bunu hapishaneden yapmaya devam eden rapçi Toomaj Salehi gibi bazı siyasi mahkumların serbest bırakılmasını ve diğerleri için de en azından ölüm cezasının iptal edilmesini sağladılar.
İran Komünist Partisi (Marksist-Leninist-Maoist) (cpimlm.org) adına konuşan eski bir siyasi tutsak olan Somayeh Kargar’ın dediği gibi, mücadelenin “bu sistemin çerçevesinin dışında, tüm İran ve dünya halklarının kurtuluşunun önünü açan, dünya çapında sosyalist devrim biçiminde bir mücadele haline gelmesi gerekiyor. Düşmanla savaşmalı ve onu geri püskürtmeli ve aynı zamanda insanların düşüncelerini değiştirmeli – sisteme entelektüel ve ideolojik itaati kırmalı ve İran İslam Cumhuriyeti’nin devrilmesinin yolunu açarak gerçekliği görmenin ve analiz etmenin bilimsel bir yolunu geliştirmelidir. Bu mücadele, insanlara nasıl düşüneceklerini, nasıl mücadele edeceklerini ve sosyalist bir yarında toplumun sahibi ve yöneticisi olmayı öğretecek şekilde geliştirilmelidir.”
Ve bu, tüm ülkelerdeki kapitalist sisteme karşı her yerde verilmesi gereken mücadeledir. Devrim Hareketi ve Devrimci Komünist Örgüt, bu özgürleştirici yarın için mücadele etmek isteyen herkesi dünyayı değiştirmek için bizimle birlikte örgütlenmeye çağırıyor.
Aurora Roja, Devrimci Komünist Örgüt’ün Sesi, Meksika