Editörün Notu: Okumakta olduğunu makale revcom.us sitesinden yayınlanmıştır. Öneminden dolayı çevirisini siz okurlarımıza sunarız.
Uyarı: Müzakere, mütareke ve ateşkes söylemleri arasında, İsrail’in ateşkes olsun ya da olmasın Refah’ı işgal etme tehdidini sürdürdüğü gerçeğine sıkı sıkıya tutunmak çok önemlidir. Soykırıma karşı duran herkesin bu oyuna gelmemesi son derece önemlidir, hatta bu bir zorunluluktur.
İsrail’in işgali Refah’ı kan gölüne çevirecektir! Evlerinden sürülen 600.000’i çocuk olmak üzere bir milyondan fazla Filistinli orada en umutsuz koşullarda barınmaktadır. İnsanlar, bunun başlangıç işaretleri bile olsa, protestoları bambaşka bir boyuta ve düzeye taşımaya hazır olmalıdır!
Eylem acildir.
Bu yazının yazıldığı sırada İsrail’in ABD destekli bombaları, füzeleri ve tankları Gazze’de neredeyse yarısı çocuk olmak üzere 34,622 kişiyi öldürmüş durumdadır. Yıkılan evlerin, hastanelerin ve okulların enkazında gömülü 10.000 ceset daha olduğu tahmin ediliyor. Gazze’nin kuzeyinde İsrail’in dayattığı kıtlık halihazırda devam ediyor, yani çocuklar ve yetişkinler her gün açlıktan ölüyor. İsrail buldozerleri ve bombaları tarımsal kaynakları -seralar, zeytin ağaçları, tarım makineleri ve toprak- yıllarca açlığa ve daha da büyük bir bağımlılığa neden olacak şekilde mahvetti.
Bu yıkım akıl almaz boyutlarda.
Katliam Devam Ederken Ateşkesten Söz Ediliyor
İsrail’in Gazze’deki soykırımına karşı meydan okuyan kitlesel protestolar New England’dan Güney Kaliforniya’ya kadar kampüsleri kasıp kavururken, ABD haberleri İsrail ile Hamas arasında ateşkes sağlamaya yönelik ABD hamlelerinde sözde ilerleme kaydedildiğine dair spekülasyonlarla dolu. Soykırımcı Joe Biden, savunmasız Filistinlilerin soykırıma varan katliamını sürdürmesi için İsrail’e milyarlarca dolarlık ölüm makineleri gönderdikten sonra ABD’yi Gazze’de sözde bir “barış elçisi” olarak göstermek istiyor. Dışişleri Bakanı Antony Blinken, “cömert bir teklif” olduğunu iddia ettiği teklifi kabul etmediği için suçu Hamas’a atmak için her fırsatı kullanırken, Netanyahu (Netan-Nazi) ateşkes olsun ya da olmasın Refah’ı işgal etmeye niyetli olduğunu açıkça ortaya koyuyor.
Ateşkes Ne Anlama Gelir?
Dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca iyi insan için acil ve kalıcı bir ateşkes, hemen şimdi ihtiyaç duyulan mutlak minimumdur! Ancak görünen bu değildir.
İsrail medyasına sızan tekliflere ve New York Times‘da 1 Mayıs’ta yayınlanan bir özete göre, ABD destekli bir ateşkesin temel hükümleri aşağıdaki gibidir:
- İsrail ve Hamas arasında bir “savaş” (özünde savunmasız Filistinli sivillere yönelik tek taraflı bir katliam) olarak çerçevelenen olayların 40 gün süreyle durdurulması.
- İsrail işkence odalarında tutulan Filistinlilerin serbest bırakılması karşılığında Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e yaptığı baskında ele geçirdiği ve hayatta kalan 33 İsrailli gayri muharip rehineyi serbest bırakması.
- Güney sınır kenti Refah çevresindeki ilkel çadırlarda barınan Filistinlilerin, yardıma erişimlerinin artırılacağı vaadiyle Gazze’nin orta ve kuzey kesimlerinde sürüldükleri evlerine dönmelerine izin verilmesi. İsrail güçlerinin Gazze’deki bazı yerlerden “kademeli” olarak çekilmesi.
Haberlerde anlatıldığı şekliyle bir ateşkes, çoğu açlık çeken, evsiz, tıbbi bakımdan yoksun ya da yaşamak için bir yolu olmayan iki milyon insanın inanılmaz acil ihtiyaçlarını karşılamaya yaklaşamaz. Filistin halkının maruz kaldığı korkunç zulme adil bir çözüm getirmeyecektir. Ve ABD’nin İsrail’e imzalatacağı herhangi bir “anlaşma”, bozulmak üzere verilmiş bir söz olacaktır.
Bununla birlikte, en azından İsrail’in bombardıman ve füze saldırılarını azaltan ve insanlara hayatta kalmaya çalışmaları için biraz alan sağlayan bir ateşkes, Gazze’deki Filistin halkı için çok az da olsa, çok geçici bir rahatlama sağlayabilir.
Peki ama ABD’nin ateşkes girişimi bununla mı ilgili? Okumaya devam edin.
İsrail’in Suçlarını Örtmek için Ateşkes Müzakerelerini Bir Silah Haline Getirmek
Blinken 1 Mayıs’ta Netan-Nazi ve İsrail’in liberal soykırımcı Cumhurbaşkanı Herzog ile bir araya geldi. Blinken, “Rehineleri eve getirecek bir ateşkes sağlamaya ve bunu hemen yapmaya kararlıyız” ama “bunun sağlanamamasının tek nedeni Hamas’tır” dedi.
Bu tamamen saçmalık.
Aslında İsrail gazetesi Ha’aretz 4 Mayıs’ta Hamas’la rehine anlaşmasının kritik bir noktaya geldiği sırada Netanyahu’nun şu ifadesini aktardı: “Haberlerin aksine, İsrail hiçbir şekilde rehinelerin serbest bırakılmasını içeren bir anlaşmanın parçası olarak savaşı sona erdirmeyi kabul etmeyecektir. Rehinelerin serbest bırakılması için geçici bir ateşkes olsa da olmasa da IDF [İsrail ordusu] Refah’a girecek ve orada kalan Hamas taburlarını yok edecektir.”
Gerçek şu ki, Hamas’ın elinde kalan rehineleri serbest bırakacak bir ateşkes anlaşmasını en açık şekilde engelleyenler İsrail hükümetindeki egemen güçlerdir. İsrail’in güçlü maliye bakanı ve soykırımcı söylemi ve duruşuyla Netan-Nazi’den bile daha açık bir Siyonist olan Bezalel Smotrich, 30 Nisan’da yaptığı açıklamada ateşkes anlaşmasını kabul etmenin “beyaz bayrak çekmek ve Hamas için bir zafer” anlamına geleceğini söyledi.
Ertesi gün, Filistin’in Batı Şeria bölgesinde Filistinlilere yönelik şiddet içeren ırkçı ayaklanmaları (pogrom) denetleyen İsrail Yerleşim Bakanı Orit Strook, rehinelerin kurtarılması için ateşkes çağrılarına ateş püskürdü. İsrail askeri radyosuna verdiği demeçte “22 ya da 33 ya da bilmem kaç rehineyi kurtarmak için” anlaşma yapan herhangi bir hükümetin “var olma hakkı olmadığını” söyledi.
Bu şartların İsrail’in en güçlü insanlarından biri tarafından belirlenmesinin ne anlama geldiğini bir düşünün. “Beyaz bayrak” mı? “Hamas için zafer” mi? Bu, Netan-Nazi de dahil olmak üzere ateşkesi kabul eden herkesin Hamas’a teslim olan bir hain olduğu anlamına geliyor. Smotrich ve kuduz haydutlar şu anda İsrail hükümetinde şartları belirliyor.
Çıkarları Çatışan ABD ve İsrail Refah’ın İşgali Konusunda Anlaştı
Aynı zamanda, İsrail toplumunun geri kalanında Netan-Nazi hükümetinin açıkça rehineleri serbest bırakmaya öncelik vermediği gerçeğine karşı artan öfke ve İsrail’in ana silah ve diplomatik koruma sağlayıcısı olan ABD içinde artan mücadele, Netan-Nazi’nin en azından ateşkese karşı çıkmama maskaralığını sürdürmesi gerektiği anlamına geliyor.
Bunların hiçbiri ateşkesin imkansız olduğu anlamına gelmiyor; sadece İsrail içinde ateşkese karşı dizilmiş güçlü odaklar olduğu anlamına geliyor. Ve ABD’nin İsrail’in Gazze üzerindeki kontrolünü nasıl sağladığına dair çekinceleri ve farklılıkları ne olursa olsun, İsrail dünyadaki stratejik hakimiyetleri için ondan kopamayacakları kadar önemli. Bob Avakian’ın da tartıştığı gibi:
Bunun nedeni “Yahudi lobisinin gücü” ya da “Yahudilerin her şeyi kontrol ettiğine” dair cahilce, saçma ve çirkin bir düşünce değildir. Bunun nedeni İsrail’in dünyanın stratejik açıdan önemli bir bölgesinde (“Ortadoğu”) ABD emperyalizmine destek veren ağır silahlı bir kale olarak “özel bir rol” oynamasıdır. Ve İsrail, ABD emperyalizminin dünyanın diğer birçok bölgesinde baskıcı yönetimini sürdürmesine yardımcı olan zulümlerin işlenmesinde kilit bir güç olmuştur.
Refah’ın İşgali Nasıl Yapılırsa Yapılsın Kan Gölüne Dönecek
Refah’ın işgali Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) ifadesiyle “kan gölüne yol açabilir”. Evlerinden sürülen 1.2 milyondan fazla Filistinli Refah’ta barınıyor ve birçoğu hareket edemiyor. DSÖ, “Yeni bir yerinden edilme dalgasının aşırı kalabalığı daha da arttıracağını, gıda, su, sağlık ve temizlik hizmetlerine erişimi daha da kısıtlayacağını, hastalık salgınlarının artmasına, açlık seviyelerinin kötüleşmesine ve daha fazla can kaybına yol açacağını” bildiriyor.
İnsani felaketin boyutu, İsrail ve ABD’ye karşı şu anda olduğundan çok daha farklı bir düzeyde küresel öfkeye neden olacaktır. Ve Biden, İsrail’in bu katliamı ne kadar açık bir şekilde gerçekleştirdiğine dair bazı sınırlar koyma konusunda gerçekten çaresiz.
Ancak New York Times köşe yazarı Thomas Friedman’ın bir yazısına göre Biden’ın çizdiği “çizgi” şu: “İsrail’e Hamas’ı rahat bırakın demiyoruz. Refah’ı blok blok yerle bir etmeden, liderliğin peşinden gitmenin daha hedefe yönelik bir yolu olduğuna inandığımızı söylüyoruz.” [Vurgu eklenmiştir.]
Refah’ı blok blok yerle bir etmeden! Biden’ın kırmızı çizgisi bu mu?! Refah’ı ve içindeki tüm insanları bir moloz yığını halinde bırakmaktan başka her şey tamam mı?!!
Dünya Sağlık Örgütü’nün kan gölüne neden olacak faktör olarak neyi tanımladığını hatırlayın: “yeni bir yerinden edilme dalgası” yaratacak herhangi bir işgal. Burada durun. Bir an için çaresiz, açlık çeken, travma geçirmiş bir milyon insanın hiçbir kaynak, sığınak ya da koruma olmaksızın canlarını kurtarmak için kaçmaya çalıştığını hayal edin! Ve İsrail bombalarının, füzelerinin, tanklarının ve fırtına birliklerinin neden olduğu ölüm ve yıkıma ek olarak, bunun İsrail’in bugüne kadar işlediği savaş suçlarının bile nasıl korkunç bir tırmanışını teşkil edeceğini düşünün!
Mücadele Yoğunlaşmalı
ABD tarafından desteklenen İsrail’in Refah’ı işgal etme tehdidine ilişkin bu korkunç uyarıyı yayınlarken… İsrail’in suçlarını aklamak ve etkinleştirmek için ateşkes görüşmelerinin ikiyüzlü, yalancı bir şekilde silahlandırıldığını ifşa ederken… ve bu ülkenin yöneticileri kampüslerdeki protestoları şeytanlaştırıp, şiddetle bastırırken…
Bizler, hepimiz, Gazze’deki soykırıma karşı direnişi kampüslere ve tüm topluma yaymalıyız! Bunun bir parçası olarak, Refah’a yönelik bir işgalin başlamak üzere olduğuna dair belirtiler varsa, protestoların TÜM soykırım karşıtı öğrencileri ve protestocuları savunmak da dahil olmak üzere başka bir seviyeye geçmesi için şimdiden hazırlanmalı ve örgütlenmeliyiz! Ve ateşkes olsa bile, sadece teyakkuz hali yüksek tutulmakla kalmamalı, Filistin’i özgürleştirme mücadelesi… tarihsel olarak ve şu anda, bu ve diğer pek çok zulmü gerçekleştiren kapitalist-emperyalist sisteme son vermek için verilen daha büyük mücadele yoğunlaştırılmalıdır.
Bunu devrim yoluyla yapmanın bir yolu var… bu zamanda, çok uzak bir zamanda değil. Bunu yapmanın, tüm insanlığın kurtuluşunda ileriye doğru dev bir adım anlamına gelecek bir yolu var. Emperyalizmle mücadele eden ve emperyalizm hakkında bilgi edinen sizler, onu devirecek ve kökünden söküp atacak bir devrimin nasıl gerçekleşebileceği ve mevcut mücadelelerin bununla nasıl bağlantılı olduğu hakkındaki gerçekleri @BAOfficial adresindeki 1’den 11’e kadar olan sosyal medya mesajlarında ve BA’nın şu anda sürmekte olan mücadeledeki önemli gelişmeler ve kilit stratejik sorularla ilgili yeni mesajlarında duymalısınız.
Filistin için, ABD için, dünya için riskler son derece yüksek.