Editörün Notu: Aşağıdaki şiir çalışması 22 Temmuz 2019 tarihinde revcom.us web sitesinde yayınlanmıştır. Gerçek bir toplumsal devrim ve tüm insanlığın baskı ve sömürünün her şeklinden komünist bir dünya doğrultusunda kurtuluşu sürecinde özellikle de bilinçli öznenin düşünce biçiminde ve sahaya yönelik siyasi pratiğinde çeşitli şekillerde kısıtlılıklara ve hatalara zemin hazırlamaya devam eden “kimlik politikaları” fenomenine karşı bir taşlama şeklinde yazılmış olan bu şiirin Türkçe çevirisini okurlarımızın dikkatine sunarız.
Kaynak için bkz: “Identity Politics Blues” (revcom.us)
Kim olduğumu bile bilmiyorum
Yirmi beş farklı kimliğim ve yirmi beş farklı markam var
Yolların kesiştiği yere gittim ve arabam istop etti
Şu kahrolası postmodern kimlik politikaları kederiyle
Kafamın karıştığından gerçekten de emindim
Birinin söyleyecek gerçeklerim var dediğini işitmiştim
ama hem teni beyazdı, hem de penisi vardı
Bu yüzden muhtemelen haklı olamayacaklarını biliyordum
Şu postmodern kimlik siyaseti kederine kavuşana kadar
hakikatin bir cinsiyeti ya da tonu olduğunu asla bilemezdim
Bu yüzden her kadına ve erkeğe yüksek sesle haykırdım
“Ben on beşte sekiz yerliyim ve yüzde on da transım!
bu da benim ürünlerimi satın almanız gerektiği anlamına gelir”
Dediğim gibi bir kez daha
şu kahrolası postmodern kimlik politikaları kederine dalıp gittim.
“Diyetinizi Kurtarmak İçin 10 Hızlı Adım”
Bu kitabı okudum ve gerçekten siz de okumalısınız.
Artık tek başıma hayatta kalabilirim
Şu kahrolası postmodern kimlik politikaları kederinde
reddedeceğim anlamsız hiçbir şey yok
Bir soğan alıp ağlamaya başladım
ayrıcalık zarlarını soydum ve ardından onu çöpe atıp
bir Facebook iletisi yazdım
Şu kahrolası postmodern kimlik politikaları kederi ile
şu an ihtiyacım olan tek şey suçlayacak birisi
Kalbimin en derinliklerinde verecek bir sevgimin olduğunu hissediyorum
Umarım bu “heteronormatif” değildir
fakat bu durumda ben kimim ki bu kelimeyi kullanıyorum?
Şu kahrolası postmodern kimlik politikaları kederi ile
Niçin bir cisgender düşünceye takılmış olmayayım ki?
Birisi “Bir suçu bildirmek istiyorum” dedi
“New York Times’ın Sanat bölümünü ara” dedim
Kınamayacakları hiçbir şey yok
Yalnızca “sen kimsin ?!” diye sordukları zaman biraz sabredin
Şu kahrolası postmodern kimlik politikaları kederi
Polisin biri dün bir erkeğin suratına yumruğunu patlattı
Olumsuz deneyimleri tetikleyebilir uyarısı yapmadan ve güvenli alanı dikkate almadan…
Polise etkili bir tarz olmadığını söyledi
Şu kahrolası postmodern kimlik politikaları kederi ile
polis bunun farkına varmadı ve kendi görüşlerine sıkışıp kaldı
Köpeklere yetki verme dersine gittim
birisi fısıldamaya başladı “Peki ya kurbağalar?”
Çok yakında işler durma noktasına geldi
Sonuçta, bizler insan olarak neyiz ki seçim yapıyoruz?
Şu kahrolası postmodern kimlik politikaları kederi ile
Sabah lidersiz yüzmek için kalkmıştım
Daha önce hiç yüzmemiştim ama yine de hızla suya atladım
iki dakika sonra bir anda boğulmaya başladım
diğer yüzücüler sırıttılar, eğlenmiş görünüyorlardı
Şu kahrolası postmodern kimlik politikaları
Bir şekilde kıyıya vurdum, kumun üzerindeydim
Öksürdüm, nefes aldım ve akıntıların beni denizden bu kadar uzağa
nasıl götürdüğünü anlayamadım
Kaybetmem gerektiğini düşündüm
Şu kahrolası postmodern kimlik politikaları
Bu yüzden şimdi dünyayı değiştirmek istiyorum,
eğer buna hakkım olup olmadığını sormayı bırakabilirsem
en azından bunu yapabilirim
Bu dolandırıcılarla, sahtekarlarla ve aptallarla yaşadım
Şu kahrolası postmodern kimlik politikaları ile
daha ne kadar istismara uğramamız gerekiyor?
Okuma Önerisi:
Add comment