Yeni Komünizm

Sunsara Taylor: “Sokaklarda Olmak, Ayağa Kalkmak, Haklı Öfkenizi Dile Getirmek İçin Şu Andan Daha Önemli Bir Zaman Olamaz!”

Editör Notu: Aşağıda New York City – Union Square’deki 14 Mayıs “Kürtaj Hakkı İçin Ayaklanın” (Rise Up 4 Abortion Rights) mitinginde Sunsara Taylor’ın yaptığı konuşmanın özet bir dökümü yer alıyor. Taylor, Rise Up 4 Abortion Rights’ın kurucu ortağı ve lideridir. Aynı zamanda YouTube’daki RNL—Revolution, Nothing Less!—Show’un program yetkilerinden biridir.


Sokağa çıkan, ayağa kalkan öfkeli kadınlar ve kızlar kadar, daha iyi bir gelecek ve daha iyi bir dünya için omuz omuza savaşan adalet seven insanlar kadar güzel olan çok az şey vardır. Sokaklarda olmak, ayağa kalkmak, haklı öfkenizi dile getirmek için şu andan daha önemli bir zaman olamaz. Çünkü hepimizin bildiği gibi Yüksek Mahkeme, kadınların temel kürtaj hakkını ortadan kaldırmak için Roe v. Wade‘i devirme yolundadır. Bu bir vahşet olur. Evet bu bir vahşet olur. Kadınları kendi istekleri dışında çocuk sahibi olmaya zorlamak barbarlıktır. Hayatları alt üst eder. Hayalleri engeller. Kadınları istismara mahkum eder. Kadınları ve kızları okulu bırakmaya, işlerini kaybetmeye, geleceklerini kaybetmeye zorlamak demektir. Hamile olsun ya da olmasın, kadınlara, tüm kadınlara ve tüm kızlara devletin -ataerkil bir devletin- onları tam bir insandan daha azı gördüğünü söylemektir. Annelik dayatması kadının köleleştirilmesidir.

Eğer Roe v. Wade‘i devirmelerine izin verirsek, bu sadece bu ülkedeki kadınlar ve kızlar için gelecek nesiller için bir kabus olmayacak, bu sadece ABD’nin dünya çapında oynadığı rol nedeniyle dünya çapında şok dalgaları göndermekle kalmayacak, aynı zamanda doğum kontrolünü engellemek için gelecek Hıristiyan faşist kaçıkları da hızlandıracak; bu kez LGBTQ haklarını engellemek üzere, aynı zamanda Siyahilerin ve diğer etnisitelerden halkların yaşamlarına karşı harekete geçecekler. İşte bu yüzden şunu diyoruz ve bunda ciddi olmalıyız; sokaklarda bedenlerimizle ve susmayı reddeden seslerimizle desteklemeliyiz: “Roe’yi devirmek mi?” (ASLA OLMAZ!) “Roe’yi devirmek?” (ASLA OLMAZ!)

Sokaklarda kalmamız gerekiyor. Bu sokaklarda kalmamız gerekiyor. RiseUp4AbortionRights.org’un bu Perşembe günü için çağrı yaptığını bilmenizi isterim. Geçen iki perşembe, Kentucky’den Tennessee’ye, Colorado’dan Arkansas’a, Teksas’a ve burada New York City’ye, bu ülke genelinde güzel öğrenci ve gençlerin gösterileri oldu. Bu perşembe ülke genelinde, saat 1’de Union Meydanı’nda geri gelen daha büyük bir kitleyle protestosunun olması gerekiyor. Herkes yeşil giymek zorunda; yeşil bandanalar, yeşil giysiler, kaldırımları tebeşirle yeşile boyamak, otoyol üst geçitlerine yeşil afişler asmak, yeşili her yere yaymak gerekiyor. Bu Perşembe, 19 Mayıs’ta.

Ve sonrasında, gelecek 26 Mayıs Perşembe günü hepimiz gençliğe katılıyoruz. Ülke çapında eylem yapıyoruz. Öğlen işten ve okuldan çıkıp gelmeniz ve ne yapıyorsanız bırakmanız gerekiyor. Müzisyenler, enstrümanlarınızı sokaklara getirin. Herkes sokağa çıksın. İnsanlar yavaş şekilde arabalarını kullanmalı veya üst geçitlere park etmeli, köprüleri ve tünelleri kapatmalı. Bu ülkeyi ayağa kaldırmamız gerekiyor.

Bizler “Rise Up 4 Abortion Rights” olarak geçen Aralık ayında Yüksek Mahkeme’nin davayı ilk gördüğünden bu yana alarm çanlarını çalıyoruz ve bu şimdi bir karara bağlanıyor. Alarmı çalmaya başladık. İnsanları topladık. Bunun çökmemesi için halkı sokakları doldurmaya çağırıyoruz. Şimdilerde bir sızıntı durumu yaşandı ve milyonlar sarsılarak uyandı. Milyonlarca kişi neler olduğunu görebilir.

Bu çok güzel bir şey, o kadar önemli ki, bugün milyonlarca insan uyanıyor ve binlerce, on binlerce insan sokaklarda, sadece “Rise Up 4 Abortion Rights”ın düzenlediği 40 civarı miting değil, aynı zamanda “Planned Parenthood” ve “MoveOn” ve diğer kuruluşlar tarafından bu ülke çapındaki mitingler düzenleniyor. Bunlara ihtiyacımız var.

Fakat aynı zamanda gerçekleri de konuşmamız gerekiyor kardeşler ve güzel insanlar; gerçekleri konuşmamız gerekiyor. Çünkü bu şok dalgası yayılırken ve halk sokağa döküldükçe, Demokrat Partili politikacılar ve onlara bağlı sözde “liderler” tarafından da gitgide daha yüksek bir gürültü kopartılarak yapabileceğimiz en gerçekçi şeyin enerjimizi sokaklardan alıp sonbahardaki seçimlere kanalize etmek olduğu dillendiriliyor. Bu mesele, takipçisi olduğum devrimci önder Bob Avakian’ın revcom.us web sitesinde yayınlanan önemli yeni makalesinde uyardığı bir şeydir. Kendisi bunu vurguluyor ve ben de gücümüzün burada sokaklarda olduğunu vurgulayacağım. Kasım ayına kadar beklemek çok geç kalmak demek, Yüksek Mahkeme o zamana kadar zaten karar vermiş olacak. Çok geç. Onları ŞİMDİ durdurmalıyız!

Gerçek şu ki, seçimler hiçbir temel hakkın kazanıldığı yol değildir. Herhangi bir ilerleme kaydedilme şekli bu değildir. Şunu bir düşünün. Oy kullanma hakkı bile aslında oylamayla kazanılmadı. Oturarak, yürüyerek, gösterilerle, özgürlük için mücadelelerle, hapse girerek, açlık grevlerine giderek, diğer tarafta kolluk kuvvetleri ve Ku Klux Klan üyeleri barbarca şiddet uygulamak için beklerken, acımasız beyaz üstünlükçülerin olduğunu bile bile Alabama Selma’daki Edmund Pettus Köprüsü’nü geçerek kazanıldı. Ayakta kalmayı gerektirdi. Kölelik karşıtı, özgürlük savaşçısı ve kendisi eski bir köle olan Frederick Douglass’ın da dediği gibi, “Talep gelmeden iktidar hiçbir şeyi kabul etmez.” Asla böyle olmadı ve böyle de olmayacak.

Kardeşler, güzel insanlar; daha derin bir seviyeden bakacak olursak, bu Demokratların kadınların ve ezilenlerin savunucuları olarak poz verdiklerini görüyoruz, ancak gerçek şu ki, bunlar on yıllardır kadınların temel kürtaj hakkına yönelik bu saldırıyı kolaylaştırdılar. Onlarca yıldır bu dincilerle “ortak zemin” aradılar. Kadınları köleleştirenlerle ortak paydada buluşulamaz! Bunlar kürtaj karşıtı adaylar çıkardılar. Yüksek ahlaki zemini bu dincilere ve Hristiyan faşistlere bıraktılar. Hillary Clinton ve diğer pek çok kişinin yıllardır yaptığı gibi, kürtajın “güvenli, yasal ve nadir” olması gerektiğini söylemek başka ne anlama geliyor? Sanki ortada yanlış bir şey varmış gibi. Kürtajla ilgili yanlış bir şey yok. Kadınların bedenlerini, hayatlarını, kaderlerini kontrol etmelerinde yanlış bir şey yok. Bu harika bir şeydir. Bu güzel bir şeydir. Talep üzerine ve bahanesiz bir şekilde kürtaja ihtiyacımız var.

Bu Demokratların söylemek istemediği ve hareketin çoğunun söylemek istemediği başka bir şey daha var: Kürtaja yapılan saldırılar her zaman kadınları kontrol etmekle ilgili olmuştur. Her zaman kadınları kontrol etmekle ilgili olmuştur. Özetle sağlıkla ilgili değildir. Elbette kürtaj bir sağlık hizmetidir, ancak klinikler sağlık hizmeti olduğu için bombalanmıyor. Klinikler bombalanıyorlar çünkü kürtaj kadınlara yaşamları ve kaderleri üzerinde kontrol veriyor. Bu bedensel özerklikle ilgili bir şey değildir, ki bunu söylemeyi severler. Özet olarak bu faşistler, aşıları, maskeleri inkar etmek istediklerinde “benim bedenim benim seçimim” demede bir sakınca görmüyorlar. Soyut olarak bedensel özerklikle ilgili bir dertleri yok, bunların kadınlarla derdi var.

Barbarlara, zalimlere, bağnazlara, LGBTQ bireylere ve özellikle de trans gençlere yönelik izlenen kanlı saldırılara karşı durmak ne kadar önemli ve ne kadar gerekliyse, kürtaja yönelik saldırının ne kadar önemli olduğunu ve bunun özünde kadınlara yönelik bir saldırı olduğunu kabul etmeliyiz. Gerçeği söylemeliyiz ve burada meselenin kadınlar olduğunu ve Hıristiyan faşistlerin bunu yaptıklarını söylemeliyiz.

90’larda Kuzey Dakota’daki tek kalan en son kürtaj kliniğini savunmak için çıktığım bu kavgaya ilk katıldığım zamanı hatırlıyorum. O kliniği kuşatan dinci fanatikler dizlerinin üstüne çöküp dualarında şöyle dediler. Bunu asla unutmayacağım: “Tanrım, lütfen kadınları etkileyen bu bağımsızlık lanetini kır!” Kürtajı engellemenin peşindeler ve sonrasında doğum kontrolü için gelecekler, çünkü bunlar kadınlara hayatları ve kaderleri üzerinde bir nebze olsun kontrol hakkı veriyor. Kadınların öfkesini, kadınların binlerce ve binlerce yıllık ataerkil zincirlere, binlerce yıllık vahşete, erkeklerin mülkü sayılmalarına, kum torbası, kuluçka makinesi ve seks objesi muamelesi görülmelerine karşı kadınların düpedüz dizginsiz öfkesini ve hiddetini açığa çıkarmalıyız. Kadınların ve kızların kalplerinde yanan, bastırılmış, uzun süredir bastırılmış öfkeyi açığa çıkarmalıyız. Adaleti ve daha iyi bir geleceği önemseyen herkesin yanında şimdi savaşmaları için onu bu sokaklara getirmeliyiz.

Bu hakkın kazanılmasından 50 yıl sonra bu saldırının neden halen devam ettiğini daha derinden anlamak isteyen herkese şunu söylemek istiyorum; bu Hıristiyan faşistler, Karanlık Çağ dincileri neden Yüksek Mahkeme’ye yığıldılar ve bu konuda bu kadar fazla güce sahipler? Demokratlar neden teslim olmaya devam ediyor? Bunun altında yaşadığımız sistemin doğasıyla, tüm beyaz üstünlüğü, polis terörü, göçmenlere yönelik tüm terör ve gezegenin tüm yıkımı ile, bu ülkenin dünya çapında işlediği tüm suçlarla ne ilgisi var? Bunu daha derinlemesine anlamak istiyorsanız, sizleri YouTube.com/therevcoms’da yayınlanan ve benim de ş sunucusu olduğum RNL Show’u izlemeye davet ediyorum. Gelin ve öğrenin.

Ancak şunu vurgulayarak bitirmek istiyorum: Şu anda hepimiz neyin geleceğini biliyoruz, fakat henüz kanunlaşmadı, kadınların ve kızların ve bir bütün olarak toplumun bizden ihtiyaç duyduğu şeyi yapma şansımız var. Kasım ayında Demokratlara oy verecek olsanız da, ya da benim gibi ve onların ve Cumhuriyetçi faşistlerin tüm sisteminden kurtulmak için bir devrim yapmaya çalışıyor olsanız da burada omuz omuza durmamız gerekiyor. Nereden gelirsen gel, bunun içinde omuz omuza durmamız, bu sokaklarda kalmamız, sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Bu ülkeyi ayağa kaldırmamız gerekiyor.

Bu yüzden herkese seslenmek istiyorum. 19 Mayıs Perşembe günü burada öğrenci yürüyüşleri olacak. 26 Mayıs Perşembe günü ülke çapında eylemler gerçekleştirilecek. RiseUp4AbortionRights.org web sitesine gidin. Kayıt olun, gönüllü olun. Sadece ortaya çıkmayın, aynı zamanda bir organizatör olun. Profesyonel sporculara, müzisyenlere, ünlülere, fenomenlere, öğrencilere ve dini ağlara ulaşacak insanlara ihtiyacımız var. Herkesin şu anda elinden gelen herkesi bu işe getirmesine ihtiyacımız var. Bu yüzden yumruğunuzu havaya kaldırmanı istiyorum ve ben “Roe’yu devirmek mi?” dediğimde sizler “Asla OLMAZ!” diyerek haykırın. “Geri çekilmek yok” dediğimde, “Sokakta kalın!” diyerek yanıtlayın.


Kaynak için: Sunsara Taylor: “There could not be a more important time to be in the streets, to be standing up, to be giving voice to your righteous rage than right now” | revcom.us

Yeni Komünizm

Bizler, devrimin önderi Bob Avakian'ın mimarı olduğu Yeni Komünizm‘in takipçileriyiz. Bob Avakian'ın devrimci önderliğini takip eden ve Yeni Komünizm temelinde dünyayı gerçekte olduğu haliyle anlama ve onu değiştirme sorumluluğunu üstlenenleriz. Detaylı bilgi için bkz: Biz Kimiz?

Dünyada devamlı olarak yaşanan dehşetlerin ve son derece gereksiz acıların ortadan kaldırılması hem mümkün hem de son derece gereklidir. Bob Avakian'ın devrimci önderliğini ve geliştirmiş olduğu Yeni Komünizm'i öğrenerek kazanma şansı olacak gerçek bir devrim hareketini birlikte inşa ediyoruz. Yeni Komünizm'in teorik çerçevesine ilk kez giriş yapacaklar başlangıç noktası için web sitemizde bu bölümde yer alan makaleleri inceleyebilir, ayrıca Bob Avakian'ın Türkçeye çevrilmiş eserlerine buradan ulaşabilirler. Görüş, katkı ve desteklerinizi bekliyoruz.

#DevrimDahaAzıDeğil

Add comment

Follow us

Don't be shy, get in touch. We love meeting interesting people and making new friends.